Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İkizer; “Dedikodulara Kanmayın, Gelin Pazarcık’ı Birlikte Yönetelim”

Biz, İlçemize hizmet için

Biz, İlçemize hizmet için her türlü bilgi birikim ve projelerimizle hazırız. Halkımızda teveccüh gösterirse, Belediye başkanı olmak için hazırım” diyen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Pazarcık Belediye Başkan Adayı Av. Haydar İkizer, Çocuklarımız, gençlerimiz, kadınlarımız, yaşlılarımızın geleceği için ve daha iyi koşullarda yaşam sağlamak dedikodulara aldanmayalım ve Pazarcık’ı birlikte yönetelim” dedi.

Esnafında, Çiftçinin de değişimden yana olduğuna vurgu yapan CHP Belediye Başkan Adayı İkizer yaptığı açıklamada Güven veren bir yerel yönetimle el ele İlçemizi yeniden bayram yerine çevirmeye kararlılar diyerek ortaya atılan dedikoduları gündeme getirdi.

“BU SEÇİM KADERİMİZİ BELİRLEYECEK EN ÖNEMLİ SEÇİMDİR”

Pazarcık İlçesinde Siyasi olarak birçok dedikodu olduğunu ve buna Halkın aldırış etmemesi gerektiğine vurgu yapan CHP Pazarcık Belediye Başkan Adayı Av. Haydar İkizer açıklamalarını şu başlıklar altında sürdürdü;

Kıymetli hemşehrilerim;

İlçemizin, dolayısıyla halkımızın kaderini belirleyecek yerel seçimlere saatler kaldı. Bildiğiniz gibi, beş yüz yılda bir gerçekleşen, asrın değil, asırların felaketi İlçemizi merkez seçti ve maalesef yaşam alanımıza ait bütün dengeleri altüst etti. 6 Şubat depremiyle canlarımızı, evlerimizi, işyerlerimizi, okullarımızı, anılarımızı, geçmişimizi kaybettik. Üzerinden bir yılı aşkın zaman geçmesine rağmen, aynı kaos içerisinde yaşamın, yeme, içme, barınma gibi temel koşullarını oluşturmaya çalışmanın ötesine geçemedik maalesef. Çünkü bizim bizden başka kimsemiz, üstümüze uzanan devlet yada yönetim eli yoktu. Bu nedenle bu seçim çok önemli bir seçimdir, kaderimizin belirleneceği bir seçimdir” dedi.

“BİZ GELİNCE YARDIMLAR KESİLECEKMİŞ! ALDANMAYIN!”

Vatandaş olarak bedelini ve vergisini son kuruşuna kadar ödediğimiz kızılay ve Sosyal yardımlaşma paraları ve yardımları belediye hizmetlerinin bir lütfu imiş gibi,  sunulması kaderimiz değildir! Biz gelirsek yardımlar kesilecekmiş Diyenlere itibar etmeyiniz. Ekonomik, sosyal ve kültürel olarak çevre il ve ilçelerde örnek gösterilecek bir potansiyele sahipken, çağın nimetlerinden faydalanamayan atıl bir toplum olmak kaderimiz değildir. İlçe merkezinden geçip, batıyı doğuya bağlayan, Akdeniz’in incisi olarak gururla andığımız Pazarcık’ın utanç verici şehirlerarası karayolunda her gün ölümlü trafik kazaları yaşamak kaderimiz değildir! Akarsu yatakları bakımından dünyanın en zengin doğasına sahipken, “susuz yaz”lar yaşamak, kavurucu sıcaklarda bir damla suya muhtaç olmak kaderimiz değildir! 21.Yüzyılda, ilçe merkezinde, hava karardıktan sonra sokağa çıkmayı imkansız kılan, öbek öbek yarılmış patika bile olmayan yollarda düşe kalka yürümek kaderimiz değildir!

“KIYMETLİ HALKIM, ZAMAN, BU MAKUS KADERİ DEĞİŞTİRME ZAMANIDIR”

Birimiz değil, hepimiz mağduruz. İşte tam bu noktada bütün kimliklerinizi, ideolojilerinizi bir tarafa bırakıp, İlçemizin yitip gitmemesi için, yerinden doğrulmak, yeniden doğmak için, birlik olma çağrısında bulunuyorum. Size garanti ve söz veriyorum birlik beraberlik içerisinde başaramayacağımız hiç bir şey yok.

İlçemiz tarım arazileri ve sanayisiyle ekonomik olarak oldukça güçlü bir ilçedir. Ayrıca, çeşitli nedenlerle, uzun yıllardır dünyanın çeşitli ülkelerine verdiğimiz göç sonucu nüfusumuzun önemli bir kısmı yurtdışında yaşamaktadır. Bu vatandaşlarımızın çoğunun ekonomik anlamda ciddi bir potansiyele sahip olduğunu, yatırımlarını kendi topraklarına yapmayı tercih ettiklerini son yurtdışı gezimde müşahade ettim.

“ESNAFIMIZDA, ÇİFTÇİMİZDE DEĞİŞİMDEN YANA”

Ve bunun temel şartının güven duymak olduğu, kıymetli hemşehrilerim; Esnafın çiftçinin, üreticinin, gurbetçinin ve yatırımcının gözü kulağı bizde. Kalpleri bizimle atıyor. Güven veren bir yerel yönetimle elele İlçemizi yeniden bayram yerine çevirmeye kararlılar. Şimdi gelin hep birlikte; hak ettiğimiz şekilde, demokratik katılımcı kurallarla, sen-ben ayrımı yapmaksızın bizi biz yönetelim! ifadelerini kullandı.