Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Mersinli gemicinin son sözü “Çocuklarıma iyi bak” oldu

ÖZEL’İN EŞİ AYŞE ÖZEL, KOCASIYLA SON OLARAK CUMARTESİ GÜNÜ SAAT 13.00’TE TELEFONDA GÖRÜŞTÜĞÜNÜ SÖYLEDİ.

ÖZEL'İN EŞİ AYŞE ÖZEL,

Zonguldak’ta önceki gün yaşanan fırtına nedeniyle ’Kafkametler’ adlı kuru yük gemisinde 2. makinist olarak görev yapan Göksel Özel’in Mersin’de yaşayan ailesi, gelebilecek umutlu bir haberi bekliyor. 2 çocuk babası gemicinin ailesiyle yaptığı son konuşmada, “Çocuklarıma iyi bakın, hakkınızı helal edin” dediği belirtildi.

Zonguldak açıklarında batan gemiyle ilgili arama-kurtarma çalışmaları sürerken, gemi personelinin ailelerinin endişeli bekleyişi de devam ediyor. Batan gemide 2. makinist olarak görev yapan Göksel Özel’in Mersin’de yaşayan annesi, babası ve eşi ile çocukları da kurtarma çalışmalarından gelebilecek olumlu bir haberin umudu ile yaşıyor.

Özel’in eşi Ayşe Özel, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, kocasıyla son olarak cumartesi günü saat 13.00’te telefonda görüştüğünü belirterek, “Saat 14.00’e kadar konuştuk. Bana ’çocuklara dikkat et, hakkını helal et’ dedi” ifadelerini kullandı. Eşiyle yaptığı telefon konuşmasını gözyaşları içinde anlatan Ayşe Özel, “Bana fırtınaya yakalandıklarını söyledi. ’Dalga var şu an, çok zor durumdayım, gemi yatıp yatıp kalkıyor. Çocuklarıma iyi bak, hakkını helal et’ dedi. Bu eşimle yaptığımız son görüşme oldu” diye konuştu. “Eşimi istiyorum, başka bir şey istemiyorum” diyen acılı kadın, “7 ay olmuştu bizden ayrılalı, izine gelecekti” dedi. Ayşe Özel, fırtınaya rağmen geminin sefere çıkarılmasını ise ihmal olarak değerlendirdi.

Göksel Özel’in çocukları Fırat ve Asya Özel de babalarına bir an evvel kavuşmak istediklerini belirterek, “Onu çok özledik, çok seviyoruz. Umarız sağ salim kavuşuruz” dediler.

Göksel Özel’in babası Sıtkı Özel de kaza öncesi oğlu ile telefonda konuştuğunu dile getirerek, şöyle devam etti: “’Baba bu gemi yarım saat 1 saate kalmaz batar. Çünkü deniz çok dalgalı, fırtına var. Dalga boyu 6-7 metre. Hepimiz çok bitkin durumdayız. Ben de kamarada uzandım, kalkacak halim yok’ dedi. Bu sırada geminin sirenleri çaldı. Bana ’galiba yangın var’ dedi, kapattı. Bir süre sonra tekrar aradı, ’herkesi güverteye çıkarıyorlar, gemiyi terk edeceğiz galiba, hakkınızı helal edin’ dedi. O son konuşma oldu, ben aradım ama ulaşamadım.”

Baba Sıtkı Özel de geminin fırtınalı havada sefere çıkarılmasından dolayı bir ihmal olduğunu düşündüğünü ifade etti.