Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Kahramanmaraş Elbistanlı ressam Anıl AKSOY

1989 İstanbul doğumludur. Sanat serüveni 2000’li yıllarının başlarında grafiti sokak

1989 İstanbul doğumludur.
Sanat serüveni 2000’li yıllarının başlarında grafiti sokak resimleriyle başlayan Anıl AKSOY Gazi Üniversitesi Endüstriyel Sanatlar Bölümü’ne devam etti.
Ressamlığın yanısıra finans ve mali müşavirlik eğitimi aldı ve şu anda İstanbul’da uluslararası bir şirketin mali işler bölümünde görev yapmaktadır.
Hemşerimizin aynı zamanda şairlik yönüde vardır.

Paris’te Louvre, Orsay ve Rodin Müzesi, Roma’da Palazzo Barberini, Vatikan Müzesi, Roma Ulusal Müzesi ve Villa Borghese, Hollanda’da Vangog ve Rijk Müzeleri gibi sanatın kalbinin attığı yerleri sıklıkla ziyaret ederek resim sanatını daha derinlemesine anlamaya ve büyük ustaların çalışmalarından kendine özgü örnek bir yol almaya gayret etmiştir.

Anıl AKSOY’a göre sanat imzadan bağımsız bir ifade biçimidir.
“Bende bu nedenle imzasız ressam olarak anılmayı tercih ediyorum. Çünkü sanatın ön planda olması gerektiğine inanıyor, bir eseri değerli kılanın yalnızca sanatçının ismi değil, taşıdığı duygu ve anlatım gücü olduğunu düşünüyorum.
Anadolu’nun zengin kültürel mirası genç sanatçılar için sonsuz bir ilham kaynağı.
Bu nedenle izleyicileri imzaya değil, eserin özüne odaklanmaya; orijinal sanat ederlerini desteklemeye davet ediyorum.”

Sanat anlayışını düşsel emresyonizm olarak adlandırdığı bir yaklaşımla şekillendiren sanatçı, empresyonizmin doğayı ve ışığı anlık izlenimlerle tuvale yansıtmasına karşın, resimlerinde bu anlık izlenimleri dış dünyadan değil, kendi iç dünyasından güçlendirdiğini ifade etmektedir.
Yani gördüğü dünya değil, hissettiği dünya resimlerinin konusu olmaktadır.
Bu nedenle eserlerinde asimetrik kompozisyonlar bilinçi olarak gelişir.
Beynimiz simetriye alışkındır ve düzen arar; O ise bu algıyı sarsarak izleyiciyi farklı bir düşünsel sürece yönlendirmektedir.

Sanatında duygusal renkleri cesurca kullanıyor.
Peyzajlar ve duygusal ifadelerle insanların içsel dünyalarına dokunmayı başarıyor.

Kimi zaman sokakta, bir kafede yada deniz kenarında gördüklerini resmeden; kimi zaman ise zihninde canlanan imgeleri özgün bir şekilde tuvale aktaran bir sanatçı.

“Yanımda herzaman ufak bir defterim, kalemim ve guaj boyalarım bulunur.
Çünkü sanat benim için yalnızca bir atölye değil, hayatın her alanında varolan bir süreçtir.”

Anıl AKSOY Anadolu’da doğmuş olan bir sanatçı. Bu coğrafyanın köklü sanat geleneğinden besleniyor ve onun üzerine kendi rengini, bakış açısını ekliyor.

Eğitimini akademik yollarla tamamlamış olmasına rağmen, gerçekte öğrenme sürecinin hayatın içinde deneyerek ve gözlemleyerek geliştiğini düşünüyor.

“Resimlerimde imza atmasamda, eserlerim izleyiciye kendi dilimde bir işaret bırakıyor ve onları sanatın içsel yolculuğuna davet ediyorum.”

86146005 c2cb 4dc0 8e88 f872b6593a0a

BELKİ BİR GÜN KARŞILAŞIRIZ

Belki bir gün karşılaşırız,
Metrobüste,
Ya da Endülüs’te.
Belki bir gün karşılaşırız,
Alakasız bir yerde,
Tesadüfi bir şekilde.
Hem ne alakalı ki şu hayatta?
Düzen denen şey tam bir palavra.
Belki bir gün şehrin ortasından bir at geçer,
Üzerinde ben…
Göz göze geliriz günün birinde.
Belki de bir çarpışma klişesi,
Raslantısal bir şekilde.
Belki bir gün bir kahve falında karşılaşırız,
Ya da bir iskambil destesinde.
Sen Kupa Kızı, Sinek Valesi bense.
Bana sorsan, biz her türlü karşılaşırız.
Ben tesadüflere inanırım.
Hem aşk da severmiş tesadüfleri.
Belki bir gün karşılaşırız,
Bir şiir dizesinde.
Sen Leyla, Mecnun bense.
Bir istatistikte belki,
Bir ihtimalde.
Belki bir gün karşılaşırız,
Paris banliyösünde,
Ya da İstiklal Caddesi’nde.

Anıl AKSOY

b67df7d6 291b 4dae 90d2 678dc0e79645 ec68c206 048b 4ee2 86a3 c5ba4b70817d ef224d10 30fd 4c23 9d5f a12c9af305fc fc22bf30 0822 461e bb1e 58ae4104b80f