Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Kahramanmaraş Şubesi, sendikal faaliyetleri hedef alan soruşturmalara ve baskılara karşı sert bir açıklamada bulundu. Geçtiğimiz hafta yargı eliyle gerçekleştirilen siyasal operasyon sonrasında yaşananlar, üniversite öğrencilerinin demokratik haklarını kullanarak başlattığı boykot ve meşru protestolarla yeni bir boyut kazandı.

“Hukuksuzluğa Karşı Sessiz Kalmayacağız!”

Eğitim Sen Merkez Yürütme Kurulu, 24 Mart 2025 tarihinde yaptığı toplantının ardından öğrencilerin anayasal haklarını kullanma iradesine destek vermek amacıyla, üretimden gelen gücün kullanılmasına karar verdi. Sendika, 25 Mart 2025 tarihinde bir günlük “hizmet üretmeme” eylemi gerçekleştirerek, üniversitelerde bilimsel ve özerk bir ortam yaratılmasına dair taleplerini bir kez daha dile getirdi.

Sendikaya Yönelik Suçlamalar Asılsızdır

Eğitim Sen, sendikal hakların ulusal ve uluslararası hukuki düzenlemelerle güvence altına alındığını vurgulayarak, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sendikal faaliyetlere yönelik başlatılan “suç işlemeye alenen tahrik” soruşturmasını hukuksuz olarak nitelendirdi. Aynı soruşturmanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından da yürütüldüğü ve sendikanın Merkez Yürütme Kurulu üyelerinin ifadeye çağrıldığı bildirildi.

“Gençlerin ve Akademisyenlerin Yanındayız!”

Açıklamada, öğrencilerin adalet taleplerinin yok sayıldığı ve destek veren akademisyenlerin kriminalize edilmek istendiği vurgulanarak, “Üniversite gençliği ve akademisyenler yalnız değildir. Sendikamız, demokratik hak ve özgürlüklerin yanında olmaya devam edecektir” denildi.

Bakan Tekin’e Tepki: “Önce MESEM’deki Gençlerin Hesabını Verin!”

Ayrıca, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in sendikal harekete yönelik sözleri de eleştirildi. Eğitim Sen, Bakan Tekin’in sendikaya yönelik yaptırım tehditlerine yanıt olarak, “Bu tehditler bize vız gelir. Sayın Bakan, önce MESEM’de yaşamını yitiren gençlerin hesabını vermelidir” ifadelerini kullandı.

“Birlikte Mücadele Edeceğiz, Birlikte Kazanacağız!”

Sendika, eğitimde baskı ve otoriterleşmeye karşı mücadelelerini sürdüreceklerini belirterek, “Baskı, tehdit ve sindirme politikalarına boyun eğmeden özgür, bilimsel ve demokratik bir üniversite için yola devam edeceğiz” mesajını verdi.