5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde, TEMA Vakfı’nın çağrısı yankı buldu. Vakıf, “Bizim Toprağımız. Bizim Geleceğimiz. #RestorasyonNesli” teması altında, doğanın korunması ve sürdürülebilir bir gelecek için acil eyleme geçilmesi gerektiğini vurguladı. TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, günümüz neslinin doğanın korunması ve restore edilmesi konusunda önemli bir sorumluluk üstlendiğini belirtti.
Ataç, iklim krizi, erozyon, çölleşme, ormansızlaşma gibi küresel tehditlerin çözümü için toplumun birlikte harekete geçmesi gerektiğini dile getirdi. Modern toplumun hızla tüketim odaklı bir yapıya büründüğünü ve bu durumun doğaya zarar verdiğini vurgulayan Ataç, “1.6 dünya tüketiyoruz ancak dünya, kendini yenileyebilecek kapasitesini aşmış durumda. Bu nedenle doğayı onarmak ve yükü azaltmak için harekete geçmeliyiz.” dedi.
Ataç, dünya genelinde ve Türkiye’de yaşamsal ekolojik sorunlarla karşı karşıya olunduğunu belirterek, insan faaliyetlerinin doğal varlıkları hızla yok ettiğini ifade etti. Özellikle orman alanlarının tahrip edilmesi ve biyolojik çeşitliliğin azalması konusunda endişelerini dile getiren Ataç, “Gelecek nesillere yaşanabilir bir gezegen bırakabilmek adına doğayı onarmalıyız. Bu, hepimizin sorumluluğunda olan bir görev.” şeklinde konuştu.
TEMA Vakfı, doğayı onarmanın önemine dikkat çekerek, yenileme çalışmalarının biyolojik çeşitliliği korumak için kritik olduğunu vurguladı. Ataç, tahrip olmuş alanların %15’inin restore edilmesi durumunda nesli tehlike altındaki türlerin %60’ının kurtulabileceğini belirtti.
Son olarak, Ataç, herkesi Dünya Çevre Günü’nde doğal varlıkları korumaya ve sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunmaya davet etti. “Bizim toprağımız, bizim geleceğimiz demektir. Biz doğayı onaracak nesiliz!” diyen Ataç, küçük adımların toplu halde atılmasının önemine vurgu yaptı.
Bu çağrıyla, TEMA Vakfı gelecek nesiller için yaşanabilir bir dünya bırakmanın gerekliliğini hatırlatırken, doğanın korunması ve onarılması için herkesi harekete geçmeye çağırıyor.