Ayça YASLI- Emirhan YÜZÜGÜLDÜ/ANKARA, – MİLLİ Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Hem OECD (Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü) hem de UNESCO (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü) bünyesinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) bir temsilciliği oluşturuldu. Oradaki ilişkileri ve bağlantıları kurması açısından önemli” dedi.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nde UNESCO Türkiye Milli Komisyonu 7’nci Büyük Buluşması’na katıldı. Programda eski Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Öcal Oğuz ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci Bostancı da yer aldı. Bakan Tekin, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ne ilişkin, “Hem somut hem de somut olmayan kültür mirasımızın korunması, saygı gösterilmesi, içselleştirilmesi ve gelecek kuşaklara aktarılması için gençlerimizin neler yapması gerektiğine dair hem bilgilendirici hem de onları yönlendirici ifadeler koyduk müfredatımıza. Başlangıç noktamız, her genç önce kendi şehrinde, kendi içinde yaşadığı ortamın kültürel mirasını tanısın ve gerekenleri yapsın. Bu konuda programlarımızda önemli bir başlık olarak ele aldığımız milli, manevi ve kültürel değerlerine saygı gösteren bir kuşaktan kastımız bu aslında” diye konuştu.
‘GEÇME NOTUNU 70’E ÇIKARDIK’
Çocukların Türkçe konusundaki yetkinliklerini artırmak üzere hayata geçirdikleri projelere değinen Tekin, “Türkçe ile ilgili çok kapsamlı bir süreç başlattık. Önce dil becerilerinin klasik ya da test sınavlarla ölçülmesi için 4 temel beceri üzerinden hem Türkçe hem de Türk dili ve edebiyatı derslerinin değerlendirmesi sürecini başlattık. Biraz tartışmalı oldu; ama her iki derste de geçme notunu 70’e çıkardık, diğer derslerden farklı olarak. Bu projeksiyonu besleyecek ‘Dilimizin Zenginlikleri’, ‘Söz Varlığımız’, ‘Sözlük Özgürlüktür’ gibi çok farklı projeler geliştirdik. Bu geçtiğimiz yıl uygulandı. Bu yıl da aynı kararlılıkla devam ettireceğiz” dedi.
UNESCO’nun önemli çalışma alanlarından birinin eğitim olduğuna işaret eden Bakan Tekin, daha önce UNESCO bünyesinde bu ilişkiyi koordine edecek bir temsilcilikleri olmadığını belirterek, “Geçtiğimiz yıl genel konferanstan sonra bu konuda bir adım attık ve hem OECD hem de UNESCO bünyesinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir temsilciliği oluşturuldu artık. Oradaki ilişkileri ve bağlantıları kurması açısından önemli” ifadelerini kullandı.